Tavuk Eti ve Sağlık Konusunda Bilimsel Yaklaşımlar

Yapılan çoğu epidemiyolojik çalışma fazla beyaz et tüketiminin invaziv (yayılma potansiyeli olan) meme kanseri riski gibi çoğu kanserlerin riskini azalttığını ortaya koymuştur. Fazla beyaz et tüketiminin kalın barsak ve rektum kanserlerinin riskini de azalttığını göstermiştir. İşte tavuk eti ve sağlık konusunda bilimsel yaklaşımlar...

Günümüzde sağlıksız beslenme alışkanlıkları, dünyada önde gelen 10 ölüm nedeninden 4'ü ile doğrudan orantılı olarak karşımıza çıkıyor. Oysa ki sağlıklı beslenme kalp hastalığı ve inmeden korunmaya önemli ölçüde yardımcı oluyor. Yapılan araştırmalar; tavuk etinin, kalp krizi riskini önemli oranda azalttığını kanıtladı. Harvard Halk Sağlığı Fakültesi'nde yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; tavuk eti tüketimi kadınlarda kalp krizi riskini yüzde 19 oranında düşürüyor.

Türkiye’de gıda tüketimi ve hastalık verileri yetersiz ve dengesiz beslenmenin önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu göstermektedir. Bu yetersizlik özellikle hayvansal proteine yoğunlaşmaktadır. Bu önemli halk sağlığı sorununun çözümünde, kırmızı ete göre daha avantajlı olan piliç etinin önemli bir yeri vardır. Dünyada yaygınlaşan sağlıklı beslenme uygulamalarında düşük kolesterol ve yağ oranı ile tavuk tercih edilen bir besin olmuştur. Ayrıca obezite /şişmanlık da Türkiye’de önemli bir sağlık sorunu. Türk insanının yaklaşık %20-25 kadarı şişman. Bu oran kadınlarda %30 erkeklerde ise %13-15.

Türkiye’de kanser sıklığı ise; Dünya ve Dünyanın gelişmekte olan ülkeleriyle benzerlikler göstermektedir. Türkiye’de yaşa göre standardize edilmiş kanser hızı erkeklerde 269,7, kadınlarda ise 173,3’dür (100.000 kişide). Ülkemizde her yıl yaklaşık 98 bin erkek ve 63 bin kadın kansere yakalanmaktadır. 70.000 insanımız her yıl kanserden hayatını kaybetmektedir. Vücut kitle indeksi (VKİ) ≥40kg/m2 olan grupta tüm kanserlerden ölüm oranı erkeklerde %52, kadınlarda %62 daha fazla olarak bulunmuştur. Gıda ve kanser konusu bugün bütün dünyada en çok suistimal edilen konulardandır. Bu konuda basın ve medyada yanlış bilgilendirmeler çok yaygındır. BD'de Ulusal Çevre Sağlığı Bilimleri Enstitüsünden bilim adamlarının yaptığı araştırma ise kırmızı etin, invaziv (yayılma potansiyeli olan) meme kanseri riskini artırdığını öte yandan tavuk, hindi ve ördek etinin bu riski azalttığını ortaya koydu. Yine 2005 yılında yayınlanan EPIC çalışması da(J Natl Cancer Inst) fazla beyaz et tüketiminin kalın barsak ve rektum kanserlerinin riskini de azalttığını göstermiştir.

International Journal of Cancer bilimsel yayınında yer verilen çalışmayı yöneten Dr. Dale Sandler, “Kırmızı et zaten muhtemel bir kanserojen diye tanımlanırdı. Çalışmamız kırmızı et tüketiminin meme kanseri riskinin artmasıyla, kümes hayvanlarının da riskin azalmasıyla ilişkilendirilmesine dair bir kanıt daha ekledi” dedi. Bu arada kanserin erken teşhisi, tanısı, tedavisi ve hasta bakımı maliyetleri ülkelerin ekonomilerini sarsıyor. Dünya da kanser için her yıl 1 trilyon dolar harcanıyor. Türkiye de her yıl kanser için 3 milyar dolar harcanıyor. 2030 da Türkiye kanser için her yıl 9 milyar dolar harcayacak.

Diyet-kanser ilişkisi çalışmalarından net sonuçlar çıkarmak zordur, çünkü: Bir diyette binlerce kimyasal madde vardır. Diyette, kanser başlatıcı, kanser gelişimini uyarıcı ve koruyucu faktörler bulunabilir. Diyetteki bir parametreyi değiştirmek her şeyi değiştirebilir ve diğer faktörlerin yorumlanmasını güçleştirebilir. Kanserlerin çoğunda uzun bir latent dönem vardır. Tanı sırasındaki diyet alışkanlığı ile kanser başlangıcı ve gelişmesi dönemindeki farklılıklar olabilir.  Yapılan çoğu epidemiyolojik çalışma fazla beyaz et tüketiminin çoğu kanserlerin riskini azalttığını ortaya koymuştur. Fazla beyaz et tüketimi kanser riskini arttırmamaktadır.
Yaşlılarda artan kanser riski niasin yetersizliğindeki genetik yapının bozulmasıyla oluşur. Bu noktada tavuk, kansere karşı koruyucu besinsel içeriğe sahiptir. Çünkü tavuk etinin 120 gramında yüzde 72 kadar niasin vardır, ki bu da kanser riskini azaltır.

 Bu nedenle insanın yeterli ve dengeli beslenmesinde protein özellikle de biyoyararlanımı yüksek olan hayvansal protein yani tavuk eti çok önemli bir yere sahiptir.